Doğrudan demokrasi antik Yunan’dan miras kalmıştır ancak bugünün temsili demokrasisi Sanayi Devrimi’nin ürünüdür. Sanayi Devrimi’nden sonra gelen teknolojik yenilikler, temsili demokrasinin dünya coğrafyasına yayılmasına neden olmuştur. Yeni iletişim teknolojileri ile beraber temsili demokrasiden doğrudan demokrasiye tekrar geçilebileceği tartışmaları yapılmaya başlanmıştır. Yeni iletişim teknolojilerinin şüphesiz ki, kamuoyu oluşturma ve halkı bilinçlendirmede rolleri vardır. Ancak bu teknolojilerin toplumları bazı tehlikelerle yüz yüze getirdiği de bir gerçektir. Bu bağlamda, yeni iletişim teknolojilerinin demokrasiyi paradoksal bir sürece soktuğu açıkça görülmektedir. Demokrasi ve teknoloji ilişkisini açıklamakta tekno-septik ve tekno-optimist olmak üzere iki farklı yaklaşım bulunmaktadır. Burada özellikle tekno-septik yaklaşım merkezinde demokrasi ve teknoloji arasındaki ilişki incelenmiştir. Buradan hareketle teknolojinin demokrasiye yaptığı olumsuz katkılar mercek altına alınmış ve en nihayetinde bu olumsuz katkıların önüne geçilebilmesi için birtakım öneriler getirilmeye çalışılmıştır. Bu minvalde bu çalışmanın amacı, demokrasinin teknoloji paradokslarını ortaya koymak ve çözüm önerileri getirmeye çalışmaktır.
Direct democracy was inherited from Ancient Greece while today's representative democracy is a by-product of the Industrial Revolution. The technological innovations of the post-industrial era led the representative democracy to spread worldwide. The introduction of new communication technologies initiated the arguments on the possibility of the re-employment of direct democracy. Undoubtedly, new communication technologies had the roles of moulding public opinion and raising public awareness. Nevertheless, the reality that these technologies pose some dangers to societies cannot be denied. In this sense, it was seen that new communication technologies put democracy into a paradoxical process. Two different approaches have been used to explain the relationship between democracy and technology: techno-septic and techno-optimist approaches. In this research, the relationship between democracy and technology was studied particularly with the techno-septic-centred approach. Starting from this point of view, the negative effects of technology on democracy were put under the scope and several solutions were offered in the study. Within this direction, the objective of endeavour in this study is to present the paradoxes of democracy within technology and solution proposals.