This study aims to comparatively reveal the contributions of the CLIL (Content and Language Integrated Learning) approach being used in teaching English, in accordance with CEFR[1], as a foreign language. In the study, the English education programs of Finland, Poland and Turkey were studied in terms of similarities and differences in the methods carried out. The research was carried out with qualitative research method, comparative education and document analysis patterns. The data and results obtained from the study showed that each method used in teaching English as a foreign language cannot be sufficient on its own. In addition, it is concluded that the use of "grammar-translation" method in Turkey should be supported with communication based methods and CLIL approach. In addition, it has been observed that the significant contribution of the CLIL approach, integrated with language teaching methods, which is included in the Finnish and Polish foreign language education programs already, to the process of teaching English as a foreign language has been demonstrated through international assessments. The findings and the results of the study show that Finland and Poland, which provide foreign language education by using communicative methods and the CLIL approach, are significantly successful in this regard, it is also concluded that Turkey should revise the methods used and adapt the CLIL method to achieve better results in teaching English as a foreign language.
Bu çalışma, yabancı dil öğretiminde kullanılan CLIL (Content and Language Integrated Learning - İçerik Temelli Dil Öğrenimi) yaklaşımının, CEFR standartlarına uyumlu olarak yabancı dil olarak İngilizce öğretimine olan katkılarını, karşılaştırmalı olarak ortaya koymayı amaçlamaktadır. Araştırma kapsamına çeşitli açılardan farklılıkları ve benzerlikleri bulunan Finlandiya ve Polonya ile Türkiye’de yürütülen İngilizce eğitim programları dâhil edilmiştir. Araştırma, nitel araştırma yöntemi kullanılarak karşılaştırmalı eğitim yoluyla, doküman analizi ile yürütülmüştür. Finlandiya, Polonya ve Türkiye’de yabancı dil olarak İngilizce eğitimi ile ilgili olarak döküman analizi, tarama yöntemi ve geçmiş yıllara ait veri analizleri yoluyla yürütülen çalışma sonucunda ulaşılan veriler ve sonuçlar yabancı dil olarak İngilizce eğitiminde kullanılan yöntemlerin her birinin tek başına yeterli olamayacağını, Türkiye’de İngilizce eğitimi için kullanılan “Dilbilgisi-Çeviri” yönteminin iletişime dayalı diğer öğretim yöntemleri ve CLIL yaklaşımı ile desteklenmesi gerektiğini ortaya koymuştur. Tüm bunların yanında, Finlandiya ve Polonya yabancı dil eğitim programlarına dahil edilen CLIL yaklaşımının dil öğretim yöntemleri ile entegre kullanıldığında yabancı dil olarak İngilizce öğretimi sürecine yaptığı kayda değer katkıların uluslararası değerlendirmeler yoluyla da kanıtlandığı gözlemlenmiştir. Araştırma sonucunda elde edilen ve yorumlanan bulgular CLIL yaklaşımı ile yabancı dil eğitimi yürüten Finlandiya ve Polonya’nın önemli ölçüde başarılı olduğunu, Türkiye’nin ise kullanılan dil öğretim yöntemlerini güncellemesi gerektiğini ortaya koymaktadır.