II. Mahmut döneminden itibaren Osmanlı Devleti nitelikli bir kamu yönetimi için ahaliyi oluşturan bireyler hakkında daha detaylı bilgi sahibi olmak istemiştir. Bu amaca bağlı olarak gözetleme pratikleri olarak tabir edilen çeşitli uygulamalar başta başkent İstanbul’da olmak üzere 19. yüzyılın ilk yarısından itibaren hayata geçirilmiştir. 1826’dan sonra yapılan nüfus sayımları, vergi mükelleflerinin taşınır, taşınmaz mal varlıklarına dair verileri barındıran temettuat tahrirleri, başta İstanbul için olmak üzere hazırlanan şehir haritaları gibi çalışmalar söz konusu gözetleme pratiklerine örnek olarak verilebilir. Bu çerçevede 1838 yılında kurulan ve başkentteki olası salgın hastalıkların önünü almayı hedefleyen Karantina Teşkilatı da gözetleme pratiğine hizmet eden en önemli yapılardandır. Nitekim Karantina Teşkilatı, kuruluşuyla birlikte her ay başkentte görülen hastalıklara dair listeler hazırlayıp, envanter oluşturmakta ve ayrıca bunlardan ölenlere dair verileri özet raporlar haline getirip Bâbıâli’ye sunmaktadır. Makalede, özellikle 19. yüzyılda tüm dünyada ortak bir modernite olgusunun parçası olarak kabul edilebilecek Karantina Teşkilatının çalışmaları ile hazırlanan raporlardaki veriler irdelenmiştir.
Since the reign of Mahmud II, the Ottoman Empire wanted to have more detailed information about the individuals that make up the population for a qualified public administration. Depending to this purpose, various applications referred to as surveillance practices have been implemented since the first half of the 19th century, especially in the capital Istanbul. Studies such as censuses conducted after 1826, temettuat registers containing data on the movable and immovable assets of taxpayers, and city maps prepared especially for Istanbul can be given as examples of these surveillance practices. In this context, the Quarantine Organization, which was established in 1838 and aims to prevent possible epidemics in the capital, is one of the structures that serve the surveillance practice. As a matter of fact, the Quarantine Organization creates an inventory of the diseases seen in the capital every month with its establishment, and also prepares the data on those who died from them into summary reports and presents them to the Babıâli (Sublime Porte). In the article, especially the data in the reports prepared with the studies of the Quarantine Organization, which can be accepted as a part of a common modernity phenomenon all over the world in the 19th century, have been examined.