Türk milliyetçiliğinin siyasal bir parti şeklinde temsil edilme tarihi genellikle Milliyetçi Hareket Partisi (MHP)’nin 1969 yılındaki kuruluşuna dayandırılmakla birlikte partileşmenin fikri manada tartışılması ve ilk örnekleri Osmanlı Devleti’nin son yıllarına kadar dayanır. Türkçülüğün siyasi ortamda savunuculuğunu ilk kez 1912’de kurulan Milli Meşrutiyet Fırkası yürütmüş, basın sözcülüğünü de İfham gazetesi yapmıştır. 1913’te kapatılan fırka ve gazete, 1919’da tekrar teşkilatlanıp Milli Türk Fırkası ismiyle yeniden teşekkül edecektir. Türkçüler Millî Mücadele dönemi ve akabinde Cumhuriyetin kuruluş sürecinde bizzat görev almış ve Cumhuriyetin değerlerini benimseyerek, siyasetten azade bir kurum olan Türk Ocağı bünyesinde kültürel faaliyetlerine devam etmişlerdir. Bu makalenin konusunu Türk milliyetçilerinin İkinci Dünya Savaşı’nın sona erdiği dönemde basına yansıyan partileşme tartışmaları oluşturmaktadır. Harbin neticelenmesinin ardından Türkiye’de oluşan yeni siyasal dinamiklerin sonucunda özellikle basın yayın, dernekleşme vb. faaliyetlerdeki artış Türk milliyetçiliğine de tesir etmiş, genç isimlerle görünür hale gelen Türkçü cenah özellikle dergicilik faaliyetlerine hız vermiş ve çıkarttıkları yayınlar dikkat çekmiştir. Bu yayınlarda Türk tarihi ve kültürü ile güncel siyasal konulara yer veren Türkçüler aynı zamanda Türk milliyetçiliğinin geleceği, birlik oluşturma olanaklarını da tartışmışlardır. İşte bu minvalde yapılan tartışmalardan en dikkat çekeni siyasal parti kurup kurmamak ve bunun Türkçülüğe sağlayacağı katkı konusundadır. Bu tartışmalar Türk siyasi tarihimiz açısından önemli ve özgündür. Türk siyasal hayatında kurulan partilerin sayısı ve ömürleri, fikri alt yapılarının geçmişi ve siyasal istikrarları dikkate alındığında Türk milliyetçiliğinin partileşme sürecinin çalışılmaya değer olduğu görülecektir.
Although the history of representation of Turkish nationalism as a political party is generally based on the establishment of the Nationalist Movement Party (MHP) in 1969, the intellectual discussion of partying goes back to the last years of the Ottoman Empire. Turkish nationalism, which was seen as the hope of salvation in the disintegration process of the Ottoman Empire, was influential in the intellectual sense, gained prestige among the managers of the Union and Progress Party, and even could be organized as a party. In the Republican Period, Turkish nationalism took its place in the foundations of the state as the dominant current of thought. The subject of this article, on the other hand, is the debates on partying, which were reflected in the press at the end of the Second World War. After the conclusion of the war, as a result of the new political dynamics that emerged in Türkiye, especially the press, associations, etc. The increase in opportunities also affected Turkish nationalism, the Turkist side, which became visible with young names, especially accelerated its journal activities and their publications attracted attention. Turkists, who included Turkish history and culture and current political issues in these publications, also discussed the future of Turkish nationalism and the possibilities of forming unity. The most striking of the debates in this way is undoubtedly about whether to establish a political party and its contribution to Turkism. It can even be said that the debate is one of the issues that will cause the ideological separation of Turkish nationalists. This process is important and unique for our Turkish political history. Considering the number and lifetime of the parties established in Turkish political life, the history of their intellectual infrastructure and their political stability, it will be seen that the partyization process of Turkish nationalism is worth studying.