Bu araştırmanın amacı, sınıf öğretmenlerinin uzaktan eğitim uygulamaları ve yüz yüze eğitimle ilgili görüşlerinin değerlendirilmesidir. Yüz yüze eğitim uygulamaları ile öğretim yapan öğretmenler, dünya genelinde hızlıca yayılan Covid-19 virüsü ile ülkelerin uzaktan eğitime geçmeleri sonucunda uzaktan eğitime başlamışlardır. Bu süreç uzaktan eğitim uygulamaları hakkında tecrübe sahibi olmayan sınıf öğretmenleri yönünden sıkıntılı geçse de öğretmenlerin uzaktan eğitim uygulamalarını yakından tanımalarını sağlamış ve yüz yüze eğitim ile uzaktan eğitimi karşılaştırmalı değerlendirebilmelerini kolaylaştırmıştır. Nitel araştırma desenlerinden olgubilim (fenomenoloji) kullanılarak yapılan araştırmada veriler, görüşme tekniği ile toplanmıştır. Verilerin analizinde betimsel analiz yöntemi kullanılmıştır. Araştırmanın verileri, 2019-2020 eğitim-öğretim yılında aktif görev yapan 15 sınıf öğretmeniyle yapılan görüşmelerle elde edilmiştir. Araştırmaya katılan öğretmenlerin teknolojiyi kullanma tecrübeleriyle bağlantılı olarak süreci daha verimli geçirdikleri ancak teknolojiyi kullanma tecrübesi az olan öğretmenlerin süreçte sıkıntı yaşadığı belirlenmiştir. Öğretmenler, uzaktan eğitim sürecinde öğrencilerin yaş grubunun küçük olmasından dolayı veli desteğinin çok önemli olduğunu belirtmişlerdir. Çalışmaya katılanlar, mecburiyet durumunda uzaktan eğitimi tercih edebileceklerini fakat mecbur kalınmadığı sürece yüz yüze eğitimi tercih edeceklerini belirtmişlerdir. Sonuç olarak, eğitimin kalitesi bakımından öğretmenlere verilen hizmet içi eğitimlerin çeşitlendirilerek arttırılması ve aynı zamanda velilere yönelik eğitimlerin verilmesinin faydalı olacağı düşünülmektedir.
The purpose of the research is to evaluate the opinions of primary school teachers on distance education and face-to-face education. Teachers who teach with face-to-face education applications have started distance education as a result of countries' transition to distance education with the Covid-19 virus spreading rapidly around the world. Although this process was difficult for primary school teachers who did not have experience in distance education applications, it enabled teachers to closely familiarize themselves with distance education applications and facilitated their comparative evaluation of face-to-face education and distance education. The data was collected by interview technique in this research which was carried out via phenomenology, which is one of the qualitative research patterns. Descriptive analysis method was used for analyzing the data. The data of the study was obtained through interviews with 15 active working classroom teachers in the 2019-2020 academic year. It was determined that the teachers who participated in the study spent the process more efficiently in relation to their experience of using technology, but teachers who had less experience in using technology had difficulties during the process. Teachers stated that parent support is very important because of the small age group of the students in the distance education process. Participants mentioned that distance education can be used in case of necessity, however they prefer face-to-face education rather than dıstance education in normal conditions. In conclusion, it is thought that diversification and increase of the in-service training should be given to teachers in terms of the quality of education, and providing the training for parents at the same time could be beneficial.