Birçok yetenekli kemençe sanatçısının yetiştiği ve önemli bir kemençe ekolünün geliştiği bir şehir olarak öne çıkan Giresun, bu zengin müzikal geleneği sebebiyle günümüzde kemençenin başkenti olarak kabul edilmektedir. Bu ekolün en önemli temsilcilerinden bir olan Giresunlu kemençe sanatçısı Katip Şadi, özellikle icrasının özgünlüğü ve zenginliği ile ön plana çıkmış ve bu geleneğin yaşatılmasına önemli katkılarda bulunmuştur. Bu çalışmada, yörenin en önemli kemençe sanatçılarından Katip Şadi’nin yaşamı, sanatçı kimliği, icra tekniği, atma türküdeki ustalığı, besteciliği, kaynak kişiliği ve kemençe yapımına getirdiği yenilikler ele alınmıştır. Ayrıca, müzik kültürünün aktarımı bağlamında incelendiğinde, geçmiş ve gelecek kuşaklar arasında adeta bir köprü olduğu görülen Katip Şadi'nin Doğu Karadeniz yöresinin zengin müzik mirasının korunması ve gelecek kuşaklara aktarılması hususundaki katkılarının da ortaya konması amaçlanmıştır. Betimsel bir çalışma olan bu araştırmada nitel araştırma yöntemlerinden tarama modeli kullanılmış olup, verilerin toplanmasında görüşme, doküman analizi, literatür ve arşiv taraması gibi tekniklerden yararlanılmıştır. Araştırmada ulaşılan sonuçlar Katip Şadi’nin kemençe icrası ve yapımına getirdiği yenilikleri, albüm çalışmalarını, kendisinden derlenen eserleri ve eğitimcilik yönünü ortaya koyması bakımından önemlidir.
Giresun, which stands out as a city where many talented kemenche artists have been trained and an important kemenche school has developed, is considered the capital of the kemenche today due to this rich musical tradition. Katip Şadi, one of the most important representatives of this ecole, came to the forefront especially with the originality and richness of his performance and made important contributions to the survival of this tradition. In this study, the life of Katip Şadi, one of the most important kemenche artists of the region, his artistic identity, performance technique, his mastery of the atma folk song, his composition, his reference personality, and the innovations he brought to kemenche making are discussed. In addition, when analyzed in the context of the transfer of musical tradition, it is aimed to reveal the contributions of Katip Şadi, who is seen to be a bridge between past and future generations, to the preservation and transfer of the rich musical heritage of the Eastern Black Sea region to future generations. In this research, which is a descriptive study, the survey model, one of the qualitative research methods, was used and techniques such as interview, document analysis, literature and archive scanning were used to collect data. The results of the research are important in terms of revealing the innovations Katip Şadi brought to the performance and production of the kemenche, his recordings, the works compiled from him and his educational aspect.