23 Aralık 1876’da kabul edilen Kanun-ı Esasi ile birlikte parlamenter sisteme geçiş yapan Osmanlı Devleti, ilk kez 31 Mart 1877’de Meclis-i Mebusan çatısı altında faaliyetlerine başlar. Ancak kısa bir süre sonra Osmanlı – Rus Savaşı nedeniyle 14 Şubat 1878’de Meclis tadil edilir. 23 Temmuz 1908’de Meşrutiyet rejimi ikinci kez yürürlüğe girince 17 Aralık 1908’de tekrar açılan Meclis, bu tarihten itibaren çeşitli kesintilerle dört dönem daha görev yapar. Bu dönemler içerisinde Mehmet Emin Yurdakul’un milletvekilliği, üçüncü dönemin üçüncü yılında 3 Şubat 1917’de Musul milletvekili olarak başlar. Birinci Cihan Harbi nedeniyle beşinci dönem seçimleri yapılamayınca dördüncü dönem meclis çalışmaları beşinci yıla sarkar. Dolayısıyla yazarın 21 Kanun-ı Evvel 1918’de son birleşimini yapan Meclis-i Mebusan’daki milletvekilliğinin süresi de uzar. O, bu süre içerisinde birçok kanun maddesinin oylamasına ve müzakeresine katılır. Onun edebî bir üslupla ve hissiyatla örülmüş konuşmalarının akılcı ve toparlayıcı olduğu görülür. En hararetli konularda bile Meclis’te bulunan milletvekilleri tarafından saygıyla dinlenmesi ve alkışlanması bunun göstergesidir. Bu çalışmada birincil kaynak olan Meclis Tutanakları’ndan hareketle yazarın Meclis-i Mebusan’daki bütün çalışmaları içinde bulunduğu bağlam ve tarihsel zeminle birlikte değerlendirildi. Bu sayede yazarın Meclis-i Mebusan’daki vekilliği açığa çıkar.
The Ottoman Empire started its activities under the umbrella of the Parliamentary Assembly for the first time on March 31, 1877. However, due to the Ottoman-Russian War, it was dissolved on February 14, 1878, after a short period. When the Constitutional Monarchy was reinstated for the second time on July 23, 1908, the Chamber reopened on December 17, 1908. From that date onward, it operated for four more terms, albeit with various interruptions. Within these periods, Yurdakul’s tenure as a deputy began on February 3, 1917, during the third year of the third term, representing Mosul. The election could not be held due to the war. Consequently, his membership in the Chamber of Deputies, which held its final session on December 21, 1918, was prolonged. During this time, Yurdakul participated in the voting and deliberations on numerous legal articles. His speeches, imbued with a literary style and emotional undertones, were rational and unifying. Even on the most heated issues, his words were listened to with respect and applause by the other deputies in the assembly. This study evaluates all of Yurdakul’s activities in the Chamber of Deputies within their respective contexts and historical background, based on primary sources such as parliamentary records. In this way, the author's representation in the Chamber of Deputies was revealed.