TANZİMAT ÖNCESİ DÖNEMDE İSTANBUL ESNAFININ GEDİK/DESTGÂH UYGULAMALARINA VE KALFALARA DAİR BAZI ANALİZLER

Author:

Year-Number: 2022-LVII
Yayımlanma Tarihi: 2022-04-24 13:34:41.0
Language : Türkçe
Konu : Yakınçağ Tarihi
Number of pages: 1042-1071
Mendeley EndNote Alıntı Yap

Abstract

  1. yüzyılda, bir zanaat ve ticaret yapma ruhsatını/tekelini veya üretim araçlarını ve gereçlerini temsil eden gedik, esnafın mali zorluklar, sınırlı müşteriler, kira artışları veya taşradan gelen göçmen akını ile karakterize edilen sorunlarını çözmek amacıyla öne çıktı. Aynı yüzyılda ve sonrasında gedik, üretim araç ve gereçleri olarak devredildi, miras bırakıldı ve borçlar karşılığında rehin verildi. İstanbul esnafının gedik ve ilişkili olduğu destgâh uygulamalarını aydınlatmak için, bu makale Tanzîmât öncesi döneme denk gelen (1839-1876) erken 19. yüzyıla odaklanmaktadır. Daha önce başlamasına rağmen, bu tür tekellerin gerçek anlamda çözülmeleri ve resmen sona ermeleri, 1838’de Balta Limanı Antlaşması’nın imzalanması, 1839’da Tanzîmât’ın ilan edilmesi veya aynı dönemde modern finans kurumlarının ortaya çıkması bağlamında gerçekleşti. Makale, kalfaların aynı süreçlerde aktif olarak yer aldıklarını, iktidar sahipleriyle/çoğunlukla üst düzey lonca üyeleriyle pazarlık yaparak ücretlerini artırmak, gedik/destgâh fiyatlarını düşürmek ve bağımsız işyerlerini açmayı istediklerini savunmaktadır. Ayrıca, sermaye azlığına veya yoksunluğuna rağmen kalfaların diğer kentsel aktörleri gibi gedik ve destgâhları satın alabildiklerini iddia etmektedir. Böylece makale, burada kalfalar tarafından temsil edilen sıradan insanları daha geniş bir tarihsel bağlamda konumlandırarak Osmanlı esnafı tarihine katkıda bulunmayı amaçlamaktadır.

Keywords

Abstract

In the eighteenth century, the license/monopoly to practice a craft or trade or to exhibit tools and means of production, gedik came to the fore to solve the problems of artisans characterized by financial difficulties, a limited customers, rent increases, or the influx of immigrants from the countryside. As tools and means of production, gediks were transferred, inherited, and pledged against debts in the same century and beyond. In order to shed light on gediks and the related destgâhs practices of Istanbul artisans, this article focuses on the early nineteenth century, which coincided with the pre-Tanzîmât period (1839-1876). Although it began earlier, the actual dissolution and official termination of these monopolies occurred in the context of the signing of the Anglo-Ottoman Convention in 1838, the proclamation of the Tanzîmât in 1839, or the emergence of modern financial institutions during the same period. The article argues that the journeymen were actively involved in the same processes by negotiating with the power holders/mostly high-ranking guild members and asking them to raise their wages, lower the prices of gedik/destgâh, and open their independent workshops. It also contends that despite the lack of or less capital, at least some journeymen were able to purchase gediks and destgâhs like other urban actors. In this way, the article aims to contribute to the history of Ottoman artisans by placing ordinary people, in this case journeymen, in a broader historical context.

Keywords